Kim demiş yok diye ?.. KADININ DA ADI VAR BU ÜLKEDE, ÇOÇUĞUN DA

O günlerde İstanbul-Maltepe’de oturuyoruz.
29 Mart 2009 yerel seçimleri yapılmış, CHP’nin adayı kazanmış.
Hem de bir üniversite hocası, yani eğitimci olduğu için mutlaka ilgi gösterir varsayımıyla oturdum, çocuklar için bir etkinlik projesi hazırladım. Özgeçmişimle birlikte benzer programları yaptığım yerlerin listesini de ekledim.
Ayrıca, yapmak istediğimi gönüllü olarak yapacağımı, sadece programın bitiminde çocuklar için yazdığım kitaplarımı imzalayabileceğimi belirttim.
Telefon ettim Belediyeye. Özel Kaleme konuyu anlatarak başkanla görüşmek istediğimi söyledim. Bir-iki gün sonra döndüler. Gidip dosyayı bırakmam istenmiş.
Onu da yaptım. Ama heyhaaat! “Gelsin, görüşelim” denme gereği dahi duyulmadı.
İki yıl önce, 2016…
Bu kez projemiz köy ve kasabalarla ilgili. Netekim dört ay önce Antalya’nın İbradı ilçesi merkez ve köylerine gitmiş, o süre içinde çocuklarla birlikte oluşumuz da var var. Bir tür referans yani.
Ancak daha fazla köy ve kasabaya ulaşmak istiyordum. Bunun üzerine projeyi biraz daha geliştirip Antalya’ya geldim. Büyükşehir Belediyesine başvurarak başkandan randevu istedim.
Ses çıkmayınca üçer-beşer gün arayla birkaç kez de tekrarladım talebimi. Daha sonra da kendisine mail attım.
Ama yine heyhaaat!… Yine “Gel, bir görüşelim” diyen olmadı.
Bunlara benzer daha başka örnekler de yaşadım maalesef. Zamanı geldikçe onları da paylaşacağım sizlerle.
Şimdi soruyorum o iki belediyeye: Neden hiç oralı olmadınız? Neden on dakikanızı bari ayırmadınız? Çocuklar için neler yaptığımı, ne yapmak istediğimi hiç mi merak etmediniz?
İlla da partiden biri mi olmalıydık? İlla da “dostlar”ınızdan biri mi olmalıydık?
Lâf olsun diye değil, gerçekten inanarak söylüyorum şunu: Eğer benzer çalışmaları işgal altındaki Irak’ta yapmak isteseydim, ABD güçleri bile sizin yaptığınızı yapmaz; “Mademki çocuklar için bir şeyler yapmak istiyor, bırakın yapsın,” der, önümü açardı.
Yahu sizler kimlerin hizmetindesiniz? Yahu sizler çocuk düşmanı mısınız?
Eğer o çocuklar büyüyünce bunların hesabını sormazlarsa sizden, onlara da yazıklar olsun!
Yahu biri çıkmış, çocuklar için bir şeyler yapmak için çırpınıyor. Bunun için de sizden bi b.. istediği yok. Daha ne! Daha ne istersiniz? Tepe tepe kullansanıza şu adamı! Bırakın kullanmayı, hiç olmazsa biraz merak edip de bi dinleyin şu adamı!
Ondan sonra da çocuk istismarı, çocuk tâcizi, çocuğa tecavüz denilince mangalda kül bırakmazsınız.
Hadi canım siz de! Külâhım da yok ki ona anlatsanız.
Duygu Asena “Kadının adı yok” demiş, bu adla bir de kitap yazmıştı. Kimse üzülmesin; artık kadının da adı var bu ülkede, çocuğun da. Baksanıza, özellikle son günlerde ne kadar da çok çocuklardan söz ediyoruz.
Büyük diplomat Kâmran İnan, ülkede 250 bin vatan haini olduğunu söylemişti.
Ya gaflet ve dalâlet içindekilerin sayısı?
Desenize ölmüşüz de ağlayanımız yok.
Salim Koçak