DOLAR

34,5467$% 0.18

EURO

36,0147% -0.62

STERLİN

43,3470£% -0.52

GRAM ALTIN

3.005,41%1,48

ONS

2.705,79%1,29

BİST100

9.549,89%1,94

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul PARÇALI AZ BULUTLU
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Bazı cemaatleri kullanıyorlar

Tarihçi-Yazar Cengiz Acar, önemli bir konuyu gündeme taşıyarak, algı zayıflatma ve düşünce yönlendirme işinin, yabancı devletlerin güdümüyle yapıldığını öne sürdü.

 

Türkiye, yıllardır psikolojik savaş veriyor. Yabancı devletlerin istihbarat örgütleri bu konuda çeşitli kolları ile başta Türkiye olmak üzere, bölgeyi zayıflatmak için canla-başla çalışıyor. Medya ve bazı cemaatler kanalı ile milletin algısı zayıflatılıyor ve düşünceleri kontrol edilerek yanlış yönlendiriliyor. Televizyonlarda ve sosyal medyada, halkın beynini kurcalayan tartışmaların bu kapsamda değerlendirilebileceği ve insanların bunlardan kendilerini koruması gerektiği ifade ediliyor. Bu konuda önemli araştırmalar yapan Tarihçi-Yazar Cengiz Acar, görüş ayrılılarını derinleştirerek, küresel güçlerin istedikleri amaca sistematik şekilde ulaşmaya çalıştığını belirtti.

“İSLAMİFOBİYİ BESLİYORLAR”

Tarihçi Cengiz Acar, “Küresel hegemonyanın, Ortadoğu’da rahat hareket edebilmesi ve istedikleri amaca ulaşabilmesi için İslam dini çevresinde oluşmuş grupların görüş ayrılıklarını derinleştirmesi gerekir. Bu durum, küresellerin hareket noktasının ana temasını oluşturur. Farklı gruplar üzerinden, farklı İslami söylemler geliştiriliyor. Ayrıca buna gerekçe de oluşturuyorlar. İslam ve terör kavramlarını bir araya getirerek ve İslamifobi dediğimiz mantığı besleyerek, İslam ümmetini belli hedef tahtasına oturtuyorlar. Dolayısıyla Müslümanlar kendilerini savunabilmek adına farklı arayışlara, farklı alternatiflere yönelebiliyor. Bu alternatifleri de küresel hegemonya oluşturuyor. Önce problem oluşturulup, çözüm içim kendi alternatiflerini sunuyorlar. Bazı cemaatler de bu düşünceleri kullanıyor.” diye konuştu.

“BAZI CEMAATLERİ KULLANIYORLAR”

1980 yılından sonra Türkiye’de algı zayıflatma ve düşünce yönlendirmelerin yapıldığını ileri süren Acar, “Ortadoğu’da iman gücünü kırabilmek için farklı gruplar oluşturuyorlar. Bunu da sistematik bir şekilde gerçekleştiriyorlar. Düşünceleri kamuoyuna sunmaları herhalde bir misyoner aracılığı ile olmayacak. Nasıl olacak? Bazı cemaatler aracılığı ile olacaktır. Şunu da açıkça söylemek gerekirse, Amerika’dan bir ajan cemaate para mı ödüyor, silah mı veriyor? Hayır… Bu işler böyle olmaz. Bu işlerin 40 türlü yolu vardır. Hatta kullanılan cemaat bile bilmiyordur o işlerin nasıl döndüğünü. Açık ve olmaz. Kripto isimler üzerinden işlerini gerçekleştirirler. Zaten cemaatte, dışardan ithal edilmiş düşünceleri savunuyorum mantığı ile hareket etmez tabi ki…Algı zayıflatma, düşünce yönlendirme işini, bazı ülkelerin psikolojik harp başkanlıkları sürekli çalışıyor. Bir nevi beyni boşaltıp, istedikleri bilgiyi enjekte edebiliyorlar. 1980’den sonra Türkiye’de bunlar yapıldı. Böyle bir durumda, bazı cemaatler üzerinden beyne bilgiyi enjekte etmek çok kolay hale geliyor.” dedi.

İNSANLAR KENDİLERİNİ KORUMALI

İnsanların kendilerini algı yönlendirmesine karşı koruması gerektiğini aktaran Cengiz Acar, “Vatandaş da bunların yaptığının farkına varmaz. Bir laboratuvarda tahlil ayar gibi bunları ortaya çıkarmak çok zor. İslam’ın kendine ait, saf, anlaşılır ve basit bir dili vardır. Bunun dışında, güncel, aktüel ve sosyal medyaya dayalı söylemler kafaları karıştıran düşüncelerdir. Bir Müslüman’ın yapabileceği tek bir şey var; kendisini bu tehlikeli düşüncelerden koruyabilmek. Örneğin bu yönde sosyal medyada yapılan bir tartışmaya ortak olmamalı. Her kanalda birçok tartışma programı var, bu tartışma programları izlenmesin. Günümüzde yapılan tartışmaların önemli bir kısmı yabancı istihbarat örgütleri aracılığı gerçekleşiyor. Adamlar, Hz. Peygamberimizin sözlerini bile, şöyleydi, böyleydi diye tartışıyor.” ifadelerini kullandı.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

TSK’ya mikrop GATA’dan bulaştı

HIZLI YORUM YAP