Prof. Dr. Türkan Saylan, vefatının 11’inci yılında anıldı

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Maltepe Belediyesi, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) kurucusu, çağdaş dünyanın aydınlık kadını Prof. Dr. Türkan Saylan’ı vefatının 11’inci yıl dönümünde düzenlediği programla andı. Gazeteci-belgesel yapımcısı Nebil Özgentürk’ün moderatörlüğünde düzenlenen yayında Prof. Saylan, mirasının taşıyıcıları ve kardelenleriyle birlikte anıldı.
“Türkan Saylan Özel” canlı yayını Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç’ın YouTube kanalından, Facebook ve Twitter hesaplarından gerçekleşti.
Ali Kılıç, Türkan Saylan’ın ismini taşıyan, yaşam felsefesini yaşatan kültür merkezinde yaşadığını vurgulayarak “Türkan Saylan, kültür merkezinde her hafta buraya gelen binlerce insanı kucaklıyor. Onun adına yakışır güzellikte ve olgunlukta, bıraktığı mücadele için çalışıyoruz. Anısı önünde saygıyla eğiliyorum.” dedi. Nebil Özgentürk, Türkan Saylan’ın 18 Mayıs 2009’da vefat ettiğini, 19 Mayıs 2009’da uğurladıklarını anımsatarak, “Saylan, Cumhuriyet Türkiyesi’nde bir nefer olarak çalıştı. Atatürk’ün vasiyetine en bağlı kalanlardan biridir. Yurtsever aydın, mücadele insanı olarak görevini tamamladı. Onunla iki ayrı zamanda belgesel yaptık. Dermatoloji bilimindeki yararlılıklarını, insan karakterini özlememek mümkün değil.” diye konuştu.

“SAYLAN’IN ÇALIŞMALARI KORONAVİRÜSTE FİLYASYON OLARAK UYGULANIYOR”

ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yüksel, Türkan Saylan ile 20 yıl Lepra Hastanesinde, dokuz yıl ÇYDD faaliyetlerinde olmak üzere 29 yıl çalıştığını dile getirerek “Ülkeyi çok seven, duyarlı bir yurttaş olduğu için Hakkari, Van ilgilenilmesi gereken yerlerden biriydi. Eğitime devam edemeyen çocuklar, kız çocukları uykusunu kaçıyordu.” diye konuştu. Türkan Saylan’ın cüzzam hastalığı ve kız çocuklarının okutulması çalışmalarıyla akıllara geldiğini anımsatan Yüksel, “Tıp fakültesi öğrencisi olduğu dönemde cüzzam hastalığı için ‘Yaklaşma sana da bulaşır’ deniliyor. Hekim nasıl hastasına dokunmaz diye o gün karar veriyor. Gelecekte lepra ile uğraşacağım diyor, İngiltere’de lepra ile mücadeleyi öğreniyor. Sağlık Bakanlığı’na ben lepra konusunda çalışmak istiyorum diyor. Cüzzamla Savaş Derneği’ni kuruyor. Hiç kimsenin dokunmadığı hastalara dokunmayı öğrendik. Sadece cüzzam hastalarına değil, tüm insanlara dokundu.” diye konuştu. Cüzzam hastalığının Covid-19 gibi ürkülen, korkulan bir hastalık olduğuna değinen Yüksel, “Türkan Saylan, halk sağlığı yaklaşımı ve saha çalışmaları ile Türkiye’de leprayı en aza indirdi. Hastaların evlerine gitti. Hastaların dışında aile fertlerini tedavi etti. Yayılmayı durdurdu. 1976’dan 1995’e değin Türkiye’yi karış karış dolaştığı halk sağlığı çalışmaları bugün Korona virüsünde filyasyon yöntemi olarak uygulanıyor.” diye konuştu. Türkan Saylan’ın anne ve babasıyla İstanbul Tıp Fakültesi’nden sınıf arkadaşları olduğunu söyleyen CHP 24. Dönem İstanbul Milletvekili Umut Oran, Saylan ile kadın istihdamı konusundaki çalışmalarıyla Anadolu’nun birçok köşesinde bir araya geldiklerini paylaştı. Gençlerin siyasette söz sahibi olması konusunda çok teşvik edici olduğunu ifade eden Oran, 2000’li yıllarda siyasete aktif olarak girmesinde Türkan Saylan’ın çok teşvik ettiğini söyledi. Oran, Türkan Saylan’ın gidişinin bile bir mesaj verdiğini, çok anlamlı bir tarihte gözlerini yumduğunu ifade ederek “Son yıllarında yapılan haksızlıklarla kul hakkı ancak bu kadar yenir. Ülkeye faydası dokunan bilim insanına haksızlıklar, hukuksuzluklar yapıldı. Bu da benim içimde buruk bir duygudur. Bir insan ve siyasetçi olarak böyle büyük bir insan bu şekilde görmemeliydi, böyle olmamalıydı. “ dedi. Yayına katılan ÇYDD Genel Başkan yardımcıları Lale Platin, Nur Gerçel ve Serhan Tuğlular ile Tülin Okay, Prof. Saylan ile anılarını anlattı. Kardelen Sebahat Uçal Heikkinen, Prof. Saylan ile değişen yaşam öyküsünü paylaştı. Müzisyen Çiğdem Erken, halk ozanı Aşık Mahzuni Şerif’ten bir eseri piyanosuyla icra etti.