Türkiye’den kovulan Erdoğan takıntılı Joost Lagendijk’i bakın hangi kripto-Fethullahçılar Hollanda Türklerine dayattı?

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türkiye-Avrupa Birliği (AB) Karma Parlamentosu Komisyonu eski Eş Başkanı, Hollandalı Yeşil Sol partili (GroenLinks) siyasetçi eskisi Jan Joost Lagendijk’in Türkiye’den kovulmasının yakınları sürüyor. Can çekişen FETÖ’nün zift medyası Lagendijk’i sözde ‘mağdur’ olarak lanse etmeye kalkarken, Lagendijk’in FETÖ kumpasları döneminde acımasızlığı akıllarda tazeliğini koruyor. Lagendijk’in kripto-Fethullahçı olarak bilinen Veyis Güngör tarafından Hollanda Türklerine tanıtıldığı ardından da bunun üzeriden Türkiye’de kamuoyu yaptığı ortaya çıktı. 2007’den itibaren Hollanda’da ‘Türk lobisi’ olarak ortaya çıkan Güngör’ün, FETÖ ve PKK bağlantılarıyla kirlenmiş Yeşil Sol Parti’yle (GroenLinks) nasıl bir ilişki içinde olduğu ise tartışılıyor. Avrupalı Türk aydınları ise konuyu yorumladı

LAGENDİJK’İ TÜRK TOPLUMUNA KİM TANITTI? ÇARPICI GERÇEK ORTAYA ÇIKTI
Türkiye’den kovulan Erdoğan takıntılı Joost Lagendijk‘in, şu anda AK Parti’yle ilişkisi kesildiği ifade edilen ve ‘kripto-Fethullahçı’ olarak tanımlanan Amsterdam Türkevi adlı oluşumun başkanı Veyis Güngör tarafından Hollanda Türk toplumuna tanıtıldığı ortaya çıktı.

İLGİNÇ ÇIKIŞLAR
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı karalayan kitap yazdığı için Türk devletinin kendisine zulüm edip Türkiye’ye alınmadığını Pazartesi Hollanda televizyonunda itiraf eden Lagendijk, 15 Temmuz kanlı darbe girişimi ve terör eyleminin FETÖ tarafından yapılmadığını ayrıca iddia edecek kadar terörist-başı Fethullah Gülen’e bağlılığını ortaya koydu.

FETÖ’CÜLERLE SÜREKLİ ÇALIŞIYOR
Lagendijk, FETÖ’nün kapatılan medyası Zaman’da yazarlık ve FETÖ’nün kapatılan kurumlarından Süleyman Şah Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak çalıştıktan sonra işsiz kalmış, Türkiye’de ne aradığı ise tartışılıyordu.

2006’da NTV muhabiri Nevin Sungur’la evlenen Jan Joost Lagendijk’in bu evliliğinin de, kamuoyunda FETÖ’nün ‘stratejik evlilik’ olduğu ifade edildiği çerçevede geliştiği iddia ediliyor.

LAGENDİJK UETD’DEN KOVULAN KRİPTO-FETÖ’CÜLER ÜZERİNDEN TÜRK TOPLUMUNDA YER EDİNİP SIZMIŞTI
Terör örgütü PKK’yı ‘Kürt özgürlük savaşçıları’ olarak tanımlayan ve HDP’ye açık destek veren Lagendijk, 17/25 FETÖ’cü Yargı Darbesinden sonra UETD Hollanda başkanlığından ve sekreterliğinde kovulan Veyis Güngör ve Ahmet Suat Arı’nın öne çıkarttığı bir kişi olması dikkatlerden kaçmadı.

‘Türk baharı’ faaliyeti, FETÖ’nün AB’deki Hollandalı borazanı olarak bilinen Joost Lagendijk, UETD Hollanda başkanı olduğu dönemde Veyis Güngör’le sık sık ortak toplantılar yaparlar

FETÖ LEHİNE ÇALIŞTI – GÖREVİ KÖTÜYE KULLANDI – ARTIK ÜYE BİLE DEĞİL
2013’te Türk lobi kuruluşu UETD’den ve AK Parti’den kovulup tüm görevlerine son verildiği öğrenilen Veyis Güngör’ün, Joost Langendijk’i özellikle Türk toplumuna ‘Türkiye sever şirin kişi’ olarak tanıtarak, FETÖ’nün planlarına uygun olarak UETD markasını kötüye kullanarak Lagendijk’in Türkiye’ye sızarak orada kariyer yapmasını sağladığı biliniyor.

‘Türk baharı’ faaliyeti sonrası. Önde, Türkiye’de ‘Erdoğan-rejimi’ var diyen Joost Lagendijk, en arkada Veyis Güngör’ün UETD Hollanda yönetiminde muhasip olarak görev alan kısa sürede zengin olduğu belirtilen Meram restoranlar zincirinin patronu Erdoğan Yüce. FETÖ’yle ilişkisi konusunda konuşmaktan kaçınan ve terörist-başı Gülen’e ‘terörist’ diyemeyen Karamanlı Erdoğan Yüce’nin FETÖ finansörü olduğunu, kara para akladığını ve FETÖ’nün eski UETD’ye kadar uzanan Hollanda’daki kirli ilişkiler ağını Türkmen Gazetesi‘ne konuşan iş-adamı Erhan Ulu belgeleriyle aktarmıştı. Yüce ise sessizliğini korumaya devam ediyor

YETKİLİLER UYARDI: DİKKAT, VEYİS GÜNGÖR’ÜN UETD’LE HİÇ BİR İLİŞKİSİ KALMADI!
Kendi itirafıyla, T.C. Başbakanlık Tanıtma Fonu’ndan para alan Veyis Güngör’ün bugün UETD Hollanda teşkilatında yeri olmadığı biliniyor. Veyis Güngör’ün UETD’nin adını ve Türkevi adlı oluşumunun adını kullanarak, kimi AK Partili bakanlarla sağladığı ikili ilişkileri nedeniyle, kimi zaman UETD Hollanda faaliyetlerini baltaladığı, “uetd2.nl” şeklinde web siteleri açarak AK Parti ve UETD tabanını kendisine doğru yönlendirme gayreti içine girdiği, paralel teşkilatlanma gerçekleştirdiği ve kendisini AK Partili olarak tanıtmaya çalıştığı gelen bilgiler arasında.

‘Türk baharı’ faaliyeti sonrası. Solda, Veyis Güngör’ün kurdurttuğu ve kimi fonlardan parasal kaynak aktarımı kamuoyunda tartışma konusu olan İslami yardım örgütü SMHO gibi kimi sivil toplum kuruluşunda göstermelik başkanlık yapan, Güngör’ün Konya’lı hemşehrisi Yalçın Yağcı, Lagendijk’le birlikte oldukça sevinçli görünüyor

Veyis Güngör’ün, Fethullahçı Terör Örgütü’nün hedefleri doğrultusunda kin ve nefret dolu yayılan yaptığı gerekçesiyle kapatılan FETÖ medyası Zaman gazetesinde ‘Veyis Konevi’ takma adıyla yazılar yazdığı biliniyor. Yine kapatılan FETÖ medyası olarak bilinen Aksiyon dergisiyle prodüksiyonlar yaptığı bilinen Veyis Güngör, FETÖ medyası Zaman’da yazdığı yazılarını derlediği ‘Amsterdam Mektupları’ adıyla terörist-başı Fethullah Gülen‘e ‘hocaefendi’ sıfatıyla methiyeler dizdiği ve FETÖ ele-başı Gülen’e hayranlığını açıklayan kitabıyla biliniyor.

‘Türk baharı’ faaliyetinden bir kare. Veyis Güngör ve Yalçın Yağcı beraber

Sadece UETD Hollanda değil UETD Genel Merkezi’nin de Güngör’ün bu faaliyetlerinden muzdarip olduğu ve bu gerekçelerle UETD Hollanda teşkilatında “her dönemin adamı” şeklinde tarif edildiği ve ‘istenmeyen kişi’olarak teşkilatta üyelik kaydının dahi bulunmadığı kaynaklarca öğrenildi.

FETÖ’NÜN TÜRKİYE’DEKİ OPERASYONLARINI LAGENDİJK VE GÜNGÖR AVRUPA’DA ‘TÜRK BAHARI’ OLARAK POMPALADI
Skandal ilişkiler ağı başka medya organları tarafından da analiz edildi. Avro Türk portalı ise bu bağlamda Veyis Güngör’ün UETD markasını nasıl FETÖ ve FETÖ’nün Hollandalı sözcüsü Joost Lagendijk için seferber ettiğini yazdı.

Aydınlar tutuklanırken “Türk Baharı” yapan Veyis Güngör başkanlığındaki UETD (Avrupalı Türk Demokratlar Birliği) Groen-Links ile işbirliği içinde; Türkiye’de Fethullah Gülen’ciler (FETÖ) “Ergenekon” gibi düzmece soruşturmalarla gazetecileri, profesörleri, askerleri tutuklarken düzenlenen bu propaganda toplantılarının adı “Turkse Lente” (“Türk Baharı”) idi…

Veyis Güngör FETÖ’nün uzantısı olarak Türkiye’deki baskı dönemini “Türk Baharı” olarak pazarladı.Geçmiş döneminde FETÖ oyunları ile aydınlar tutuklanırken bu toplantılarla FETÖ’nün idaresindeki ülkedeki demokrasi konusundaki “atılımlarını” anlatacaktı. Joost Lagendijk 26 Ağustos 2009’daki bu toplantıda da öncekiler gibi baş konuşmacılar arasındaydı. Groen-Links başkanlığı döneminde oldukça sağ politikalar yürüten Femke Halsema da konuşmacılar arasında açıklanmıştı.

Joost Lagendijk AB’de görevli olduğu 2011 yılında ayrıca Amsterdam’da yapılan AB-Türkiye ilişkili konferansta Ergenekon’un ‘terör örgütü’ olduğunu, FETÖ kumpası sonucu tutuklanan aydınları, askerleri ve özellikle de Doğu Perinçek’in adını vererek sözde Ergenekoncuların çok ‘tehlikeli milliyetçiler’ olduğunun altını çizdi ve suçlamalar yöneltmişti.

YEŞİL SOL PARTİ (GROEN LİNKS) NEREYE HİZMET EDİYOR?
Aynı toplantılarda konuşmacı olduğu belirtilen Yeşil Sol Parti (GroenLinks) Başkanı Femke Halsema’nın PKK’nın terör örgütleri listesinden çıkartılması gerektiği şeklindeki ifadeleri ise kamuoyunca biliniyor.

HOLLANDA TÜRKLERİNE EZİYET EDİLİRKEN LAGENDİJK’TE GÜNGÖR’DE ORTADA YOK! İKİYÜZLÜ LAGENDİJK VE GÜNGÖR
Öte yandan PKK terör örgütü ele-başı Abdullah Öcalan’ın avukatı Britta Böhler’in senatörü olduğu ve aynı zamanda Joost Lagendijk’in de mensubu olduğu Yeşil Sol Parti (GroenLinks), birkaç hafta önce ‘oyum AK Parti ve Erdoğan’a’ dediği için Gorinchem belediye meclis üyesi genç Türk siyasetçi İlhan Tekir’i partiden ihraç etmişti.

Bugünlerde Türk milletini karalayarak FETÖ avukatlığı ve demokrasi havariliği yapan Joost Lagendijk ve Veyis Güngör’ün bu haksızlık karşısında seslerini özellikle çıkartmamaları dikkatlerden kaçmadı.

FETÖ ve PKK’NIN AKTİF OLDUĞU PARTİ YEŞİL SOL PARTİ (GROEN LİNKS)
Giderek kirlenen bir parti olan Yeşil Sol Parti’nin PKK’lılardan sonra FETÖ’cülerinde üsü haline geldiği belirtiliyor. FETÖ’nün Hollandaca borazanı Zaman Vandaag’ın sorumlusu sözde yazar FETÖ tetikçisi Mehmet Cerit‘in de Yeşil Sol Parti’de (GroenLinks) siyaset yaptığı biliniyor. Joost Lagendijk’in Mehmet Cerit’in başında olduğu ‘zift medyası’ olarak anılan Zaman Vandaag’ta yazdığı ve bu medya adına gazetecilik yaptığı öğrenildi.

PKK terör örgütü uzantısı HDP’yi “Türkiye’de AB standartlarına ve hedeflerine örnek tek parti olarak gördüğü”nü ve desteklediğini söyleyen, Hollandalı Fethullahçı Lagendijk’in Türkiye-Avrupa Birliği (AB) Karma Parlamentosu Komisyonu eski Eş Başkanılığı döneminde Avrupalı Türklere ve Türkiye’ye karşı ‘sömürge valisi’ni aratmayan uygulama ve söylemleriyle biliniyor.

AVRUPALI TÜRK AYDINLARINDAN İLK YORUMLAR
Küresel emperyalizmin hedefleri ve FETÖ gibi Gladyo yapılanmaları hakkındaki araştırmalarıyla bilinen ve bu konuları Avrupa’da çeşitli merkezlerde panel konusu olarak siyasilerle en entelektüel çevrelerle paylaşansosyal-antropolog Sefa Yürükel, Lagendijk üzerinden Türk milletine örülmek istenen tehlikeyi AVRUPA TÜRK GAZETESİ‘ne analiz etti.

Şu anda Hollanda Türkleri Konseyi Başkanı olarak sivil toplum çalışmalarına devam eden akademisyen Sefa Yürükel, Avrupa’daki siyasal yapıya dikkat çekere şunları söyledi; “Genel olarak Avrupa’da ‘Yeşil Sol’olarak bilinen partilerde, ‘sol’ jargon kullanılarak ve emperyalizm politikalarını operasyonel ve siyasi olarak coğrafi ve siyasi alanda uygulayan, bazı öne çıkan insanlar ve siyasi duruşları, Hollanda Yeşil Sol Partisinde’de mevcut olmaktadır. Dikkat ederseniz, ABD veya AB içindeki ABD yanlısı güçler nerede; parçalama, bölme, etnik, milli, dini sorun teşkil ettirilecek bir mesele var ise orada, Yeşil Sol partilerin politikaları ve siyasileri mutlaka varlıklarını göstermektedirler. Joost Lagendijk de bunlardan sadece bir örnekten başka bir şey değildir. Kendisinin yaptığı tüm işler, Türkiye’de etnik, dini, siyasi konularda emperyalizmin yarattığı, suni sorunlarda, raportör, ABD Gladyosu olan FETÖ’nün amiral gemisi Zaman’da yazarlık, FETÖ’nün okulunda öğretim üyeliği, ABD’nin kara gücü konumundaki PKK’nın ve onun uzantılarının toplantılarında onların yanında yer alması, kullandığı argümanlar hep bu çerçevede ele alınmalıdır.”

FETÖ OPERASYONU OLAN ‘TÜRK BAHARI’NIN OYUNCAĞI LAGENDİJK
Avrupalı Türk aydını Sefa Yürükel, FETÖ tertibi kumpaslarda dışarıdan yapılan etki ve yönlendirmelere dikkat çekti. Yürükel, “Sözde ‘Türk baharı’ çerçevesinde, Ergenekon ve Balyoz süreci, özellikle ABD tarafından, Abdullah Gül ekibi ve FETÖ örgütlenmesi tarafından kurgulanmıştır. Hayata geçirildiği dönemde, Lagendijk’ler sahada, ABD’nin BOP planı çerçevesinde, TSK’nın zayıflatılması, yurtsever Türk Subaylarının hapse atılıp, rencide edilerek, TSK’nın itibar kaybetmesi ve 15 Temmuz FETÖ Gladyosu tarafından, ABD planlarına uygun olarak, kendi istedikleri askerleri, tasfiye edilen yurtsever subayların yerine bir üst rütbelere atandırılmasından sonra oluşan, FETÖ’cü Gladyonun darbe girişimi hep bu zincirlerin halkalarıdır.

PSİKOLOJİK HARP ELEMANI, FETÖ ve EMPERYALİZMİN DEMİRBAŞ ELEMANI, EMPERYALİZMİN SÖZDE SOLCULARI
Burada Lagendijk’ler, ABD ve AB emperyalizminin, sözde Hollandalı AB politikacısı, FETÖ medyası Zaman gazetenin yazarı ve FETÖ’nün Süleyman Şah Üniversitesi öğretim görevlisi adı altında, ki bunlar tüm görevlilerin olduğu gibi kamuflajlarıdır, ABD Gladyosunun Türkiye’ye karşı yaptığı ‘psikolojik harp görevlisi ve borazanı’ pozisyonunda değerlendirilmelidir. Atatürk ve TSK düşmanlığı, FETÖ kurumlarının ‘demirbaş elemanlığı’, PKK yanlılığı bunun tescilidir. Bunlar emperyalizme karşı bir sol partinin politikaları olamaz! Yeşil Sol bu konuları ve bu şahsiyetleri masaya yatırmalıdır. Emperyalizme karşı mücadele etmeyen bir şahıs veya parti, zaten ‘sol’ olamaz. Ancak ’emperyalizmin sözde solcuları’ olur. Bu süreçte yer alan Türk anne babadan olan ama ABD emperyalizmine hizmet eden, sözde adı da Türk olan, yardımcılarını burada ismini vermeye bile tenezzül etmiyorum Çünkü bunların, hamam böcekleri kadar bile hem kullananların hemde bizim gözümde hiç bir değeri yoktur. Lagendijk’in Türkiye’ye sokulmaması emperyalizme alınmış tavırdır, Hollanda’ya veya Hollanda halkına değil.“ dedi.

KILIÇ, LAGENDİJK’İN MENFAAT İLİŞKİLERİNE DİKKAT ÇEKTİ “POLİTİKACI DÜRÜST OLMALI” DEDİ
Aynı konuyu Avrupa Türk Gazeteciler Cemiyeti Genel Başkanı Oğuzhan Kılıç‘a sorduk. Kılıç ise politikacıların menfaat ilişkileri yerine dürüstlüğü kendilerine rehberlik etmeleri gerektiğini vurguladı.

Gazeteci Oğuzhan Kılıç şunları söyledi; “Joost Lagendijk başlı başına bir örnektir. FETÖ’nün, uluslararası kuruluşlarda görev yapan kimseleri nasıl eline avucuna aldığına dair iyi bir örnektir. Lagendijk, Ergenekon gibi FETÖ tertibi kumpasların Türk milleti üzerinde yaptığı yıkıcı tahribatın Avrupalı rol oyuncularındandır. Onun nasıl yargısız infazlar yaptığını tüm meslektaşlarımız hatırlamaktadır. Lagendijk’i FETÖ’nün gazıyla günahsız, demokrat-vatansever insanlarımıza karşı başlatılan cadı avını Hollanda’ya kadar taşıyan önemli isimlerden birisi olarak biliyoruz.

LAGENDİJK GİBİLERİN MENFAAT İLİŞKİLERİ, VATANDAŞIN SİYASET KURUMUNA OLAN GÜVENİNİ SARSIYOR
Lagendijk’in AB’de Türkiye’yle ilgili meselelerde görevliyken, görevden ayrılmasıyla birlikte, görev döneminde gerçekleştirdiği ilişkilerini şahsi menfaat sağlamak amacıyla kullanarak Türkiye’de sağladığı menfaat ortaya bu vesileyle daha somut bir şekilde çıktı. Kirli siyasilerin AB’de Türkiye’yle ilgili meselelerde görevliyken, Türkler üzerinden ve Türkiye’de çeşitli pozisyonlar ele etmesi oldukça manidardır. Bunlar dürüst şeyler değildir. Hele hele dürüst olmak zorunda olan politikacılık – halk temsilciliği görevi, mesleği için hiç değildir. FETÖ’nün saha elemanı gibi ortaya çıkan Lagendijk’in görevinden ortaya çıkan ağı menfaat sağlamak için kullanması ahlaki değildir, etik değildir. Burada menfaat ağıyla örülmüş bir çeşit yolsuzluk var. Menfaat karşılığında, FETÖ ve PKK gibi terörist ve mafya örgütlenmeleriyle ilişkiye girilmiş olması olayı daha da vahim hale getirmektedir. Bu türden yanlış örnek sergileyen politikacılar sayesinde vatandaşlarımızın siyaset kurumuna olan güveni sarsılmaktadır. Avrupalılar olarak, vatandaşlık hakkımızı kullanarak ‘temiz ve şeffaf politika’ anlayışının hakim olması için mücadeleye devam etmeliyiz.” dedi.