Altun: Adeta bir dezenformasyon yağmuruyla karşı karşıyayız

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İstanbul – BHA

İletişim Başkanı Altun, ABU’nun 60 yıllık tarihinde önemli bir boşluğu doldurarak Asya-Pasifik bölgesindeki yayıncılık sektörünün gelişimine katkıda bulunduğunu belirtti. Ayrıca, medya özgürlüğü ve çeşitliliğini destekleme konusunda önemli bir rol üstlendiğini vurguladı.

Altun, ABU’nun 1960’lardan beri faaliyet gösterdiğini ve bu süreçte dünyanın hızla değişen ve dönüşen bir ortamda olduğunu ifade etti. 2. Dünya Savaşı sonrası Batılı devletlerin çıkarlarına dayalı olarak oluşturulan mevcut dünya düzeninin, insanlığa vaat edilen refah ve huzuru getirmediğini ve dünyanın bugün pek çok krizle boğuştuğunu söyledi.

Bu düzenin insanlığa kan ve gözyaşı getirdiğini belirten Altun, şu sözlerle devam etti: “Rusya-Ukrayna Savaşı, İsrail’in Filistin’de gerçekleştirdiği katliamlar, soykırım ve bu zulmü Lübnan’a ve tüm Orta Doğu’ya yayma girişimleri, ne yazık ki insanların hayatını kaybetmesine, yaralanmasına ve binlerce masum sivilin, bebek, çocuk ve kadının ölümüne yol açıyor. Bu süreçte on binlerce göçmen ve mülteci yerinden ediliyor ve büyük acılar yaşanıyor. Bu krizlere karşı yetersiz ve işlevsiz olan uluslararası düzen ve bu zulümleri sürdüren uluslararası aktörler, bizi karamsarlığa sürüklüyor. Eski dünya ölüyor ve yeni dünya doğmak için mücadele ediyor.”

“Yeni küresel ana akım medya birlikleri önem kazanıyor”

Altun, ABU gibi küresel platformların bu bağlamda stratejik öneme sahip olduğunu ve dezenformasyona karşı küresel bir hakikat bloğu oluşturabileceğini, hatta oluşturması gerektiğini söyledi.

Güç dengesinin Asya’ya kaydığını, Asya’nın yükselen ekonomik ve siyasi etkisinin geleceği şekillendirmede belirleyici bir rol oynadığını belirten Altun, “Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın sık sık dile getirdiği gibi, Avrupa merkezci dünya dağılıyor. Asya ülkeleri yükseliyor. Batı merkezli dünya dağılırken, Batılı haber merkezlerinin tahakkümü de sona eriyor. Alternatif haber merkezleri ortaya çıkıyor ve belki de yeni küresel ana akım medya birlikleri önem kazanıyor.” dedi.

Yaşanan gelişmelerin Batılılaşma ideolojisinin tahakkümünün sona erdiğini açıkça gösterdiğini ifade eden Altun, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her ülke, yaşadığımız kaos ve belirsizlik çağında hem özgür hem de kendi çıkarlarını gözeterek sorumlu davranmak durumundadır. En anlamlı tutum küresel barış ve istikrara katkı sağlamaktır. Türkiye, bölgesindeki ve küresel sistemi etkileyen kriz ve çatışmalarda etkin ve proaktif bir rol oynuyor. Örneğin, Rusya-Ukrayna Savaşı’nda her iki tarafta da görüşebilen ülke Türkiye’dir. Türkiye, milyonlarca insanı etkileme potansiyeline sahip Tahıl Anlaşması’nın sağlanmasında aktif rol oynamıştır. Filistin meselesinde de, İsrail’in soykırımlarını durdurmak ve savaşın tüm bölgeye yayılmasını engellemek için yoğun bir diplomatik çaba sarf ediyor. Türkiye, ‘Daha adil bir dünya mümkün’ ve ‘Dünya beşten büyüktür’ şiarlarıyla mevcut uluslararası sistemin çarpıklığını dile getiriyor ve bu sisteme karşı küresel vicdan toplumunu harekete geçirmeye çalışıyor.”

“Yapay zekâ ve dijitalleşmenin habercilikte kullanımı muazzam imkânlar ve fırsatlar sunuyor”

Altun, Batı dışı dünyanın en önemli alternatif yayın birliği olan ABU’nun 61. Genel Kurulu’nun bu yılki temasının yapay zekâ olduğunu belirterek, “Son yıllarda yapay zekâ teknolojileriyle beraber iletişim ve medya ekosisteminde yeni bir evreye girdiğimiz açık bir gerçek. Her teknolojik gelişme, medyanın içerikleri iletme biçimini ve hatta içeriğin kendisini etkilemekte ve dönüştürmektedir.” dedi.

Yapay zekâ ve dijitalleşmenin habercilikte kullanımının muazzam imkânlar ve fırsatlar sunduğunu belirten Altun, bunları şöyle sıraladı: “Haberin yapımı, üretimi ve dağıtımı kolaylaşmaktadır. Haber kurumlarında etkili ve verimli çalışmalar yapılabilmektedir. Daha hızlı arama yapmak ve daha fazla bilgi elde etmek mümkün hale gelmiştir. Görsel medya ürünlerinin montajı, renk ayarı, ses senkronu gibi zaman isteyen işlerde hız kazanılmıştır. Haberler artık video, ses, infografikler, animasyonlar, artırılmış gerçeklik ve podcast gibi farklı formatlarda sunulabilmektedir. Büyük veri setlerini analiz ederek habercilikte daha önce gözden kaçan durumları bertaraf etme imkânı ortaya çıkmıştır.”

“Yapay zekâ destekli medya düzeni, bir dizi riski, tehdidi beraberinde getirmektedir”

Altun, yapay zekâ teknolojilerinin medya ve iletişim dünyasına sunduğu imkânların yanı sıra beraberinde getirdiği bazı meydan okumaları da dikkate almak gerektiğini vurguladı. “Her şeyden önce yapay zekâ destekli medya düzeni, dezenformatif içeriklerle toplumu yanlış yönlendirme, yapay zekâ sistemlerinde şeffaflık olmaması, haber içeriklerinde önyargı ve hatalı üretim, toplumsal kutuplaşma ve ayrımcılığı tetikleyen manipülatif içerikler gibi bir dizi riski ve tehdidi beraberinde getirmektedir. Yapay zekâ teknolojileri hibrit tehditleri derinleştiren bir özelliğe sahiptir. Yapay zekâyla üretilen ses ve görüntüler, deepfake uygulamaları yapay zekânın her bir bireyi, siyasal ve toplumsal sistemimizi, hak ve özgürlükler alanını tehdit edebildiğini göstermektedir.” dedi.

Dijitalleşme ve yapay zekâyla birlikte gündeme gelen bir diğer hususun iletişim ve medyanın insansızlaştırılması olduğunu belirten Altun, “İletişim alanında çalışan biri ve bu alanda araştırmalar yapan bir akademisyen olarak belirtmek isterim ki, medya faaliyetlerinde, habercilikte, gazetecilikte insan faktörünün yerini hiçbir teknoloji alamaz. Aslolan insanın faaliyetleridir, emeğidir. İnsan aklı ve yaratıcılığı teknolojinin sunduğu tüm olanaklardan daha değerlidir. Bir yandan yapay zekânın risklerinden bahsediyoruz, diğer yandan da imkânlarından. Takınmamız gereken tutum açık ve net: risklerin farkında olmak ve yönetmek mecburiyetindeyiz. Cesur olmak ve bir diğer yandan da dikkatli olmak durumundayız.” ifadelerini kullandı.

Altun, Türkiye’nin hem büyüme mücadelesi verirken hem de halkı daha müreffeh yarınlara hazırlar, küresel alanda da hak ve adalet mücadelesi verdiğini söyledi.

Stratejik iletişim alanında, haktan ve adaletten yana olan küresel iş birliklerine önem verdiklerini vurgulayan Altun, şunları kaydetti: “ABU’ya verdiğimiz önem bunun somut bir göstergesidir. Balkanlarda haber ajansları arasında koordinasyon ve iş birliğini güçlendirmek amacıyla 1995 yılında kurulan ve Anadolu Ajansımızın da kurucularından olduğu Balkan Haber Ajansları Birliği-Güneydoğu Avrupa (ABNA-SE) bizim uluslararası alanda destek verdiğimiz ve önemsediğimiz platformlardan biridir. Yine Anadolu Ajansının Türk dünyasında medya ve enformasyon alanındaki iş birliği ve koordinasyonu güçlendirmek üzere 2023 yılında Türk Haber Ajansları Birliğinin kuruluşuna öncülük etmesi de bu bağlamda önemsediğimiz faaliyetlerimizden biridir. Kamu yayıncımız TRT Genel Müdürü Sayın Zahid Sobacı’nın başkanlığını yürüttüğü ABU’nun yanı sıra, Avrupa Yayın Birliğinin (EBU) üyesi olması ve Afrika Yayın Birliğinin de ortak statüsünde üyesi olması bu anlamda önem verdiğimiz uluslararası yayın birliklerindendir.”

Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanlığı olarak bu girişimleri önemsediklerini ve desteklediklerini belirten Altun, hem niteliğini hem de niceliğini artırmaya çalıştıklarını söyledi. İslam İşbirliği Teşkilatı Enformasyon Bakanları Konferansı, Türk Devletleri Teşkilatı Medya ve Enformasyondan Sorumlu Bakanlar ve Üst Düzey Yetkililer Birliği ve Türkiye-Afrika Medya Zirvesi gibi organizasyonlara öncülük ederek bölgesel iş birliği ve diyalog kanalları geliştirdiklerini dile getirdi.

Altun, bu yıl dördüncüsünü düzenleyecekleri Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi (STRATCOM) ile de iletişim ve medya dünyasına küresel boyutta katkıda bulunmaya gayret ettiklerini kaydetti.

Bu bağlamda STRATCOM 2023’te, yapay zekâ başta olmak üzere teknolojinin sağladığı imkânların, dünya kamuoyunu doğru, etkin ve zamanında bilgilendirmek için nasıl kullanılabileceğini farklı örnekler üzerinden tartıştıklarını belirten Altun, zirvede, küresel hakikat mücadelesi için diyalog mekanizmalarının çeşitlendirilmesini ve ortak çalışmaların teşvik edilmesini değerli bulduklarını vurguladı.

Altun, bu yılki toplantı ile stratejik iletişim alanında dünyanın önde gelen liderleri, uzmanları ve profesyonellerini “İletişimde Yapay Zekâ: Eğilimler, Tuzaklar ve Dönüşüm” temasıyla 13-14 Aralık tarihleri arasında İstanbul’da bir araya getireceklerini belirterek, katılımcıları STRATCOM 2024’e davet etti.

Türk dünyasında koordinasyonu güçlendirme mesajı

İletişim Başkanı Altun toplantının ardından yaptığı sosyal medya paylaşımında ise şu ifadelere yer verdi;

“Asya Pasifik Yayıncılar Birliği 61. Genel Kurulu açılışında dünyanın birçok ülkesinden birbirinden değerli yayıncılarla bir araya geldik.

Türkiye olarak, küresel alanda hak ve adalet mücadelesi veriyoruz. Bu mücadelenin bir uzantısı olarak, stratejik iletişim alanında haktan ve adaletten yana küresel iş birliklerine önem veriyoruz.

İletişim ve medya dünyasının birkaç Batılı şirket tarafından tahakküm altına alınmaya çalışıldığı günümüzde, ABU’nun yayıncılıkta çeşitliliği simgeleyen bir küresel birlik alternatifi sunması çok kıymetli ve değerli görüyoruz.

Yine bu çerçevede Balkanlarda haber ajansları arasında koordinasyon ve iş birliğini güçlendirmek amacıyla 1995 yılında kurulan ve Anadolu Ajansımızın da kurucularından olduğu Balkan Haber Ajansları Birliği-Güneydoğu Avrupa (ABNA-SE) inisiyatifini önemsiyoruz.

Anadolu Ajansı’nın, Türk dünyasında medya ve enformasyon alanındaki iş birliği ve koordinasyonu güçlendirmek üzere 2023 yılında Türk Haber Ajansları Birliği’nin kurulmasına öncülük etmesi de yine bu çerçevede değerlendirilmelidir.

Kamu yayıncımız TRT’nin dönem başkanlığını yürüttüğü ABU’nun yanı sıra, Avrupa Yayın Birliği’nin (EBU) üyesi olmasını, Afrika Yayın Birliği’ne de ortak statüsünde üye olarak katılmasını önemli görüyoruz.

Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanlığı olarak bu girişimleri destekliyoruz.

* İslâm İşbirliği Teşkilatı Enformasyon Bakanları Konferansı,* Türk Devletleri Teşkilatı Medya ve Enformasyondan Sorumlu Bakanlar ve Üst Düzey Yetkililer Birliği,* Türkiye-Afrika Medya Zirvesi gibi organizasyonlara öncülük ederek, bölgesel iş birliği ve diyalog kanalları geliştiriyoruz.

Bu yıl dördüncüsünü düzenleyeceğimiz Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi (STRATCOM) ile de iletişim ve medya dünyasına küresel boyutta katkıda bulunuyoruz.

Biz, ABU gibi medya ve iletişim alanındaki iş birliklerini desteklemeye, STRATCOM gibi organizasyonlarla iletişim alanındaki uluslararası diyalog zemininin güçlenmesine katkı sunmaya devam edeceğiz.

Asya-Pasifik Yayın Birliği 61. Genel Kurulu’nun hayırlara vesile olmasını ve faydalı çıktılar sağlamasını temenni ediyorum.”

”