DOLAR

34,5467$% 0.18

EURO

36,0147% -0.62

STERLİN

43,3470£% -0.52

GRAM ALTIN

3.005,41%1,48

ONS

2.705,79%1,29

BİST100

9.549,89%1,94

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul ŞİDDETLİ YAĞMUR
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Galeri Selvin Nişantaşı adresinde 20 Nisan – 15 Mayıs tarihleri arasında

figüratif resmin önemli temsilcilerinden Mahir Güven’in “Baharı Getirdim Sana” isimli resim sergisine ev sahipliği yapıyor.

İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümünde Neşet Günal atölyesinde eğitim gören sanatçı, 1981’de mezun oldu.

1981, Osman Hamdi Resim Yarışması Desen Dalı Ödülü ve 1989, Güzel İstanbul Resim Yarışması Birincilik Ödülünü kazandı.

Çok sayıda kişisel ve karma sergiye katıldı. Çalışmalarını İstanbul’da sürdürmektedir.

Sergisinde klasik perspektifin dışına çıkan bir mekan anlayışını gördüğümüz sanatçı yaşam alanlarımızı tekrar tartışmaya açıyor.

Günümüzün gerçekliği olan eve kapanma hallerimizi, doğaya özlemi ve baharın yaşama davetini birlikte resmederek güç bir işin altından estetikten vazgeçmeyerek kalıcı resimlerle üreterek ustalıkla kalkıyor.

Mahir Güven, yaşamın hızından elden geldiğince kurtulup evde kaldığımız bu dönemde resimlerindeki ayna gerçekte kim olduğumuzu, benliğimize belki de ne kadar uzak olduğumuzu fark ettirmeye çağırıyor.

Yerleşik hayata geçiş ve barınılan mekanların mimari olarak günümüzdeki hale gelmesi, örneğin kapıların kapalı olması ve yatak odalarının mahrem bir yer haline gelmesi bile toplumsal hayatımızın şekillenmesini bize anlatacak kapsamlı verileri sunuyor. Tekil ile çoğul olanın karşıtlığını hala netleştirmemiş toplumlarda, mahrem olan bir yandan kutsanılırken diğer yandan sosyal medya aracılığıyla bu kutsallığın ihlali teşvik edilerek şizofrenik bir bağlam oluşturuluyor.

Algımızda yeniden ve yeniden biçimlendirdiğimiz mekanların tüm zamanımızı geçirdiğimiz yaşam alanları haline dönüşmesi kimliğimizi ve kişiliğimizi kazandığımız sosyal çevremiz de olmadığında benimizi epeyce zorlayan bir süreci beraberinde getiriyor.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

23 NİSAN ETKİNLİĞİ

HIZLI YORUM YAP