Bilerek yanlış yerde aradılar
Kazaya ilişkin takipsizlik kararına itiraz eden Yazıcıoğlu ailesinin avukatları, arama kurtarma çalışmalarını yürüten Ercüment Güler isimli şahsın çalışmaları kasıtlı olarak yanlış yönlendirdiğini öne sürdü...
BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nun hayatını kaybettiği helikopter kazasına ilişkin Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilen takipsizlik kararının kaldırılması için Kahramanmaraş Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne başvuran Yazıcıoğlu ailesinin avukatları, hazırladıkları itiraz dosyasında tartışma yaratacak iddialara yer verdi. Kovuşturmaya yer olmadığı kararına itiraz eden avukatlar, kazanın ardından arama-kurtarma çalışmalarının Ercüment Güler isimli arama kurtarma danışmanlığı veren bir kişi tarafından kasıtlı olarak yanlış yönlendirildiğini, Güler hakkında hiçbir işlem yapılmadığını, Güler’in arama kurtarmayı önlemekle görevli olduğunu, böylece helikopterin düşürülmesi esnasında ölmeyen kişilerin ölümünün beklenilerek kurtarılmalarının önlendiğini iddia etti.
Avukatlar, Ercüment Güler’in arama kurtarma aşamasında tüm arama kurtarmayı yönetip yönlendirdiğini, yanlış yöndeki arama kurtarmaların harita üzerindeki yönlendiricisi ve yöneticisi olarak sahada fiilen çalışan kişi olduğunu, mülki ve askeri erkanın tamamının Güler’in sözüne itimat ederek hareket ettiğini de öne sürdü. Güler’in birçok uluslararası istihbarat örgütüyle çalıştığını ve Türkiye aleyhtarı eylemlere katıldığını sosyal medya ve internetten tespit ettiklerini ileri süren avukatlar, “Bu şahsın arama kurtarmada belirleyici rol almasının olağandışı olduğu kuşkusuzdur. Olay günü herkesten önce olay mahallinde bulunuyor olması ve kimsede bulunmayan mobil telefonla dışarı ile irtibatta olduğu kuşkuları artırmaktadır”
‘Bilgi kirliliği yarattılar’
Dosyada İçişleri Bakanlığı’nın araştırma raporunu hazırlayan Mahmut Kuş’un raporunun sonuç kısmına atıf yapılırken, dönemin KayseriEmniyet Müdürü Orhan Özdemir, Kayseri İstihbarat Şube Müdürü Ali Orhan Dinç, Emniyet İstihbarat Daire Bakanı Ramazan Akyürek ve Dursun Özmen isimli şahsın arama kurtarma çalışmaları sırasında bilgi kirliliği yarattıkları ve arama-kurtarmayı kasti olarak akamete uğrattıkları da öne sürüldü.
TİB’in telefonlardan aldığı sinyalleri değerlendirerek oluşturduğu koordinatlı haritada en muhtemel yerin olay günü saat 16.55 itibarı ile Kahramanmaraş Jandarma Alay Komutanlığı’na bildirildiği, Jandarma Alay Komutanlığı’nın oluşturduğu haritada enkaz mahallinin işaretlenmiş olmasına rağmen bu yerin aranmasının bilerek ve isteyerek önlendiği iddialar arasında yer aldı. Kazadan ilk 6 saat içerisinde yaşadığı düşünülen İsmail Güneş ile ilk 4 saat içerisinde hala canlı olduğu düşünülen Muhsin Yazıcıoğlu, Erhan Üstündağ, Yüksel Yancı’nın ölüme terk edildiği iddia edildi.
Dosyada mevcut delil durumu itibarı ile saat 16.25 itibarı ile TİB tarafından en muhtemel yerin koordinatının verildiği, bunun Jandarma Astsubay Ü.N tarafından Jandarma Harekat merkezi komutanı H.T’ye harita üzerinde bildirildiği halde arama kurtarmanın bu koordinattan uzaklaştırıldığı, olay günü olay mahallinde arama kurtarmayı sevk ve idare eden Albay S.A’nın TBBM Araştırma Komisyonu’na yanlış yerde aramaya neden olan koordinatın Genelkurmay tarafından bildirildiği iddia edildi.
‘Kaza kırım ekibi gerekli önlemi almadı’
Dosyanın şüphelilerinden kaza kırım ekibi olarak görev yapan Feridun Seven, Mehmet Sevdim, Kerem Mumcuoğlu’nun enkaz bölgesine geç intikal ettiği, delilleri tespit ederek koruma altına almadıklar, olay yerine kaza kırım ekibinden Kerem Mumcuoğlu’nu almayarak onun yerine helikopterin bakımından sorumlu firma yetkilisi Kenan Köksal’ı götürdükleri ve helikopterde bulunmayan ELT cihazının takılmasını sağlayarak sonradan delil uydurmaya yardımcı oldukları da iddia edildi.