“Çoluğumuz, çocuğumuz, namusumuz tehdit altında”

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş’tan sığınmacı tepkisi…

Türkiye’de giderek büyüyen sığınmacı sorununa ilişkin Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş’tan dikkat çekici bir değerlendirme geldi.
Sığınmacılardan duydukları rahatsızlığı dile getirenlere ‘ırkçı, dış güçlerin adamı’ gibi suçlamalar yöneltilmesine tepki gösteren Baş, “Ülkenin sınırlarını kevgire çevirdiler” dedi.
BTP liderinin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım şu şekilde, “Ülkenin sınırlarını kevgire çevirdiler, olur olmadık tipleri sokağa saldılar, çoluğumuz çocuğumuz, namusumuz tehdit altında. “Bu yanlış!” deyince de ırkçı ve dış güçlerin maşası oluyoruz. Sensin maşa.”

“Sorunu çözmek için Esad ile masaya oturmak gerek”

BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş katıldığı bir programda ise Suriyeli sorununun Esad ile konuşularak çözülebileceğini ifade etti.
Baş, “Ben Esad ile görüşerek bu problemi çözerim. Bunu diyebilecek bir siyaset var mı Türkiye'de? Esad benim komşu devletimin devlet başkanı. Sen kabul etsen de böyle etmesen de böyle. BM'de toplantı oluyor buraya Suriye adına Esad'ın bir temsilcisi katılıyor. Burası bir devlet ve bu devletin bir yöneticisi var. Dolayısıyla bu devletin yöneticisi ile kendi ülkende mülteci olarak veya sığınmacı olarak yaşayan o ülkenin insanlarıyla ilgili bir sorun yaşıyorsan ki bugün yaşıyoruz bunu bu devletin yönetici ile bunu oturur çözersin. Ben bunu yaparım diyen bir irade var mı? Ben Hüseyin Baş olarak bunu yaparım ve emin olun bu işi 3 gün içinde sonuç alırım” ifadelerini kullandı.

“Katil mi, hırsız mı bakmadan sokağa saldılar”

“Suriye ya da Afganistan'dan adam gelmiş. Bu katil mi, hırsız mı? Bunun hukuki ve toplumsal durumu nedir? Ben bunu bilmeden alıp sokağa saldım, her yerde yaşayabiliyor, birçoğumuzdan da lüks ve rahat hayat yaşıyor” diyen BTP lideri, “Esad geri dönün dediği halde gitmeyenler var? O zaman ne yapacaksınız?” sorusuna ise şu dikkat çekici cevabı verdi; “Gidecekler, beni Ümit Özdağ'a bağlatma… O gidecek, öyle bir şey yok. Bu ülkede hukuk diye bir gerçeklik var. Mesela Türkiye'den vize istemeyen ülkeler var. Bu ülkelerde 90 gün kalabilirsin ama 91. gün tekmeyi basar sana. Bunlara vatandaşlık verilmiş, neyin vatandaşlığını veriyorsun, neye göre veriyorsun. Ben bu ülkenin vatandaşı olabilmek için dedemi kaybettim, babam 40 yıl bu ülkenin geleceği için mücadele etti. Benimle o adam aynı statüde, olmaz. Bunu kabul etmiyorum ama öncelikli olarak bu sorunu çözmemiz lazım.”