DÜNYA MATEMATİK ŞAMPİYONU HAKKARİLİ YUSUF
Atalarımızın meşhur bir lafı vardır “ Adam Olacak Çocuk …undan “ belli olur diye. Bunu hepimiz biliriz. Ancak bu başarılar sadece çocuktan kaynaklanmamaktadır. Çocuğun bu başarısı önce aileden aldığı eğitimin ardından okulda ki öğretimin birleşmesi ile oluyor.
Aslında akılsız çocuk yoktur. Tembel veya Çalışkan çocuk vardır. Bu tembellik de maalesef aileden kaynaklanmaktadır. Her çocuğun bir yeteneği ve kapasitesi vardır, kimi fen’e, kimi matematiğe, kimi edebiyata, kimi sanata ve kimi de müziğe. Her çocuk doktor, mühendis, avukat olacak değil ya. Bu ülkenin sanatçıya, meslek grubuna, işçiye vs. ihtiyacı da vardır. Aileler, çocuklarının geleceğini yeteneğine göre dizayn etmelidirler. Bu yöntem aynı zamanda çocuklarında severek ve isteyerek eğitim almalarını sağlayacaktır.
Hakkari” de yaşayan Orhan ve Nesrin Velieceoğlu’nun çocuklarından olan 8 yaşındaki en büyük oğlu Yusuf Eymen Velieceoğlu, Şehit Selahattin İlköğretim Okulu 2. Sınıfa gidiyordu. Daha 4 yaşında okumayı başaran ve bu yeteneğini gören Öğretmeni Recep Sevmiş öğrencisini boş zamanlarda okula çağırıp test çözdürüyor ve zihin geliştirici satranç ve zeka oyunları oynatıyordu.
Öğretmeni, İki senede bir yapılan ve Kanada merkezinde düzenlenen “ Caribou Matematik Organizasyonu” na çocuğun katılması için ailesinin de olurunu alarak Yusuf Eymen Velieceoğlu adına müracaat etti.
Her iki sene de bir yapılan ve toplamda 6 kez düzenlenen ve değişik yaş gruplarından oluşan çocukların yarıştığı bir etkinlik olan “ Uluslararası Caribou Matematik Yarışması “ nın13-14 Ocak 2020 tarihinde gerçekleştirilen organizasyonuna katılan Yusuf Eymen Velieceoğlu, tüm soruları doğru cevap vererekyarışmaya katılan kendi yaş grubundan olan 2 bin 557 çocuk arasında birinci olmayı başardı.
Bu başarısı sadece Türkiye ve Hakkari değil tüm dünyada ses getirdi ve tüm dünya bu çocuğu konuşur oldu.
Bu başarıdan dolayı önce çocuğun ailesini ve sonra da öğretmenini ve İl Milli Eğitim Müdürü ile valiyi ve emeği geçenleri tebrik eder, bu başarıların devamını dilerim.
Daha önce yazdığım 24 Haziran 2020 tarihli yazımda “ BEYİN GÖÇÜ’ den bahsetmiştim.
Ülkemizde öyle bir gençlik yetişiyor ki muhteşem bir alt yapısı olan ve başarılı çocuklar hepsi. Ancak, ülkemizde geleceğe dair kendilerinde bir istikbal görmediklerinden ve ülkede refah seviyesinin düşmesi, işsizliğin giderek artması ve gençlerin gelecekten umutlarını kesmesi sonucu yabancı ülkelere giderek geleceklerini oralarda arıyorlar.
Çünkü şuan ülkede yaşananlar gençleri tedirgin ediyor. Örneğin, İktidara yakın olan bir savcının Yargıtay’a yapılan atamanın üzerinden 24 saati geçmeden Anayasa Mahkemesine üye yapılması, üniversitelere teamüllere uyulmayarak kedine yakın akademisyenleri dekan olarak atanması, damattan bakan yapılması, diploması tartışmalı beden eğitimi öğretmeni olan güreşçiyi banka yönetim kuruluna atanması, rüşvet iddialarına adı karışan siyasetçinin büyükelçi olarak atanması, İçişleri Bakanlığı tarafından yurt dışına gönderilecek müşavirler için yabancı dil şartının kaldırılması gibi yapılan haksızlıkları geleceğin gençlerini ürkütmekte olup, geleceklerini yurt dışında aramalarına sebep olmaktadır.
Bu sebepten, ülkenin hızla artan bu beyin göçünün yurt dışına kaçışını engellemek için genç nesillerinin önünü açmak ve onlara iyi bir gelecek hazırlamak hangi siyasi görüşte olursa olsun hükümetlerin önceliği olmalıdır.
Örneğin matematikte dünya birincisi olan çocuğumuz ile onun gibi başarılı çocuklara sahip çıkılmalı ve onları devlet himayesinde geleceğin beyni olarak görüp gerekli yatırımlar yapılmalıdır.
Nasıl ki futbol kulüpleri yetenekli çocuklara sahip çıkıp, sporun yanı sıra eğitimlerini.üstleniyorlarsa, eğitim kurumları da eğitimdeki başarılı çocuklara sahip çıkmalıdırlar.18.01.2021