Kılıçdaroğlu, FETÖ’nün Öksüz-MİT tezgâhında
15 Temmuz darbe girişiminde FETÖ’nün bir numaralı sivil liderinin Adil Öksüz olduğu en kuvvetli ihtimal. Son 10 yılda 100’den fazla yurt dışına çıkan, 15 Temmuz öncesinde de Pensilvanya’da F. Gülen’le en son görüşen A. Öksüz, FETÖ’nün Hava Kuvvetleri “imamı” olarak devletin resmi kayıtlarına geçmişti. Buna rağmen gözaltında iki gün tutulduktan sonra kasıtlı olarak serbest bırakıldı. (Bırakan hâkimler HSYK müfettişlerince soruşturuluyor.)
Adil Öksüz’ün bir türlü yakalanamaması, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu üzerinden bir spekülasyonu devreye soktu. Kılıçdaroğlu, CNN Türk’te katıldığı bir programda, Öksüz ile ilgili bildiği bir şey olduğunu, ancak elinde somut bir bilgi olmadan konuşamayacağını belirtmişti. Daha sonra da Cumhuriyet’te çıkan habere göre, “Adil Öksüz’ün kim olduğunu hükümet biliyor. Adil Öksüz’e yukarılardan bir koruma var” dedi.
Dün Hürriyet yazarı Abdülkadir Selvi, “Kılıçdaroğlu’nun açıklamadığı Adil Öksüz bilgisini açıklıyorum” başlıklı yazısında şunları yazdı:
“31 Ağustos tarihli ‘Adil Öksüz korunuyor mu?’ yazımın çıktığı gün Kemal Bey aradı. ‘Adil Öksüz konusunda bana 20 gün önce önemli bir bilgi geldi’ dedi. Merak ettim. ‘Adil Öksüz’ün, MİT ajanı olduğuna dair bir istihbarattı...’ diye konuştu...”
Şimdi işin rengi değişti. Koskoca ana muhalefet partisi lideri, 15 Temmuz darbe girişimini, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve hükümetin üzerine yıkmak için yürütülen bir algı operasyonuna malzeme oluyor. Hatırlanacağı üzere bu algı operasyonunu başlatan bizzat F. Gülen’in kendisidir. Daha en başta, 15 Temmuz’un Erdoğan’ın bir senaryosu olduğunu söyleyen Gülen’dir. F. Gülen son olarak geçtiğimiz hafta Pensilvanya’da, Alman Die Zeit, İspanyol El Pais ve Alman haber ajansı DPA’ya verdiği ortak mülakatta, “Erdoğan darbeyi yıllar önce planladı. Son günlerde bunu kesin olarak ortaya koyan deliller çıktı” dedi. Gülen’in delil dediği işte Kılıçdaroğlu’nun, “Öksüz, MİT ajanı” iddiasıdır. (Yalancı Gülen, Öksüz’ün ailece kendisiyle görüştüğüne dair videoyu hatırlamıyor...)
Bu iddianın amacı belli: “A. Öksüz ajan ise MİT darbeyi önceden biliyordu ve bir 15 Temmuz tezgâhı kuruldu. Öksüz’ü kaçıran da MİT’tir...”
Dün NTV yayınında soruları yanıtlayan Adalet Bakanı Bozdağ “Adil Öksüz MİT ajanı falan değil. Bu bir akıl karıştırma. FETÖ’nün Türkiye kamuoyuna sunduğu bir propagandadır. Ana muhalefet lideri de dâhil herkesin kendisine gelen bilgileri teyit etmesi lazım” diye konuştu.
Biliyorsunuz dün 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında, FETÖ ile ilişkisi bulunduğu gerekçesiyle açığa alınan 141 Milli İstihbarat Teşkilatı personelinden 100’ü hakkındaki soruşturma tamamlandığı, bunlardan 87’sinin memuriyetten ihraç edildiği haberi geldi. İhraç edilen personelden 52’si hakkında hazırlanan dosya savcılığa gönderilerek suç duyurusunda bulunuldu.
FETÖ’nün sızmadığı kurum yok ki. Kılıçdaroğlu nasıl olur da kendisine gelen bilginin bir FETÖ kumpası olabileceğini düşünemez? Kendisinin bu konuda kullanılabileceğini nasıl akıl edemez?
CHP liderinde 15 Temmuz’la ilgili 180 derecelik bir dönme var. Geçenlerde Kahramanmaraş’ta partisinin il başkanları toplantısında Kılıçdaroğlu, “15 Temmuz’da Türkiye bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldı. 240 demokrasi şehidimiz var. Sorumlu kim? Memleketi darbe noktasına kim taşıdı?” diye konuştu. Açıkça FETÖ yerine hükümeti suçladı.
Bu, CHP Genel Başkanı için çok tehlikeli bir dönüştür. Sebebini bilmiyoruz. Kendisine Artvin’de PKK’nın yaptığı suikast teşebbüsü müdür, yoksa ABD’nin Ankara Büyükelçisi Bass ile yaptığı görüşme midir?