Türkiye’de Evlilik Krizi mi, Yoksa Toplumsal Dönüşüm mü? “Finansal Tetikçi” İddiası Sosyal Medyayı Salladı
Son günlerde özellikle erkeklerin yoğun olduğu sosyal medya gruplarında hızla yayılan bir metin, Türkiye’deki evlilik ve boşanma oranlarını “günümüz kadınlarının finansal tetikçi olarak yetiştirilmesi” suçlamasıyla tartışmaya açtı. Metin, Nene Hatun ve Kara Fatma gibi tarihi kadın figürlerini referans göstererek “Türk erkeği artık Türk kadınıyla evlenmek istemiyor” iddiasını ortaya atıyor. Peki gerçekten iddia edildiği gibi bir “kadın krizi” mi yaşanıyor, yoksa rakamlar bambaşka bir hikâye mi anlatıyor?
SonDakika: Avrupa Birliği Gazetesi’nin edindiği bilgiye göre; viral olan bu metin, özellikle Facebook’taki “Yurtdışından Eş Arayan Türk Erkekler” ve Instagram’daki benzer sayfalar üzerinden on binlerce kez paylaşıldı. Metinde öne sürülen en çarpıcı iddia, evliliklerin %72’sinin boşanmayla bittiği ve Türk erkeklerinin Endonezya, Ukrayna, Letonya, Rusya hatta Avrupa ve ABD’den eş bulduğu yönünde. Ancak resmi veriler bu rakamı doğrulamıyor.
Rakamlar Ne Diyor? Gerçek Boşanma Oranı %72 Değil (What Do the Numbers Say? The Real Divorce Rate Is Not 72%)
TÜİK 2024 verilerine göre Türkiye’de evlenen çift sayısı 565.435, boşanan çift sayısı ise 171.881. Bu da boşanma oranını yaklaşık %30-35 bandında tutuyor, kesinlikle %72 değil. Kaba evlenme hızı binde 6,73, kaba boşanma hızı ise binde 2,05. Yani iddia edildiği gibi “evliliklerin dörtte üçü” boşanmıyor.
Ayrıca “Türk erkeği Türk kadını istemiyor” tezi de resmi istatistiklerle örtüşmüyor. Yabancı damat sayısı 2024’te sadece 6.422, yabancı gelin sayısı ise 33.276. Yani Türkiye’ye gelen yabancı kadın sayısı, Türkiye’den yurtdışına giden Türk erkek sayısından 5 kat fazla. Kısacası Türk erkekleri kitlesel olarak yurtdışına “kaçmıyor”; aksine Türkiye hâlâ net “gelin ithalatçısı” konumunda.
Endonezya, Ukrayna, Letonya Gerçeği: Sayılar Ne Kadar Büyük? (The Indonesia, Ukraine, Latvia Reality: How Big Are the Numbers?)
Sosyal medyada sıkça paylaşılan “Endonezya’da binlerce Türk erkeği evleniyor” iddiası da abartılı. Endonezya İstanbul Başkonsolosluğu’nun 2024 verilerine göre Türkiye-Endonezya evlilikleri yıllık 300-400 civarında. Ukrayna ve Rusya için ise toplam yıllık 2.000-2.500 civarı Türk erkeğinin evlendiği tahmin ediliyor. Letonya, Moldova gibi Baltık ülkeleri ise daha düşük rakamlar. Yani iddia edilen “yüz binler” değil, toplamda yıllık 5-6 bin kişi civarında bir hareketlilik var; nüfusu 85 milyon olan bir ülke için bu oran %0,007 bile değil.
Asıl Sorun “Finansal Tetikçi Kadın” mı, Yoksa Ekonomik Gerçekler mi? (Is the Real Problem the “Financial Hitman Woman” or Economic Realities?)
Metinde suç annelere yükleniyor: “Kızlar eş değil, finansal tetikçi olarak yetiştiriliyor.” Ancak sosyologlar ve aile terapistleri farklı bir tablo çiziyor:
- 2024 Aile Yapısı Araştırması (Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı): Genç kadınların evlilikten beklentilerinde ilk 3 sırada güven, saygı ve sadakat geliyor. Maddi beklenti listenin ancak 6-7. sırasında.
- Konda 2025 araştırması: 25-35 yaş arası bekar kadınların %64’ü “ekonomik güvence olmadan evlenmek istemiyor” derken, aynı yaş grubu erkeklerin %71’i aynı şeyi söylüyor. Yani maddi güvence talebi cinsiyete değil, ekonomik krize bağlı.
- Boşanma nedenlerinde TÜİK verisi: %39 sorumluluk duygusunun olmaması, %24 şiddet, %18 aldatma, sadece %8 maddi sorunlar.
Yani “kadınlar çok şey istiyor” tezi yerine, hem kadın hem erkek gençlerin evliliğe “ekonomik yük” olarak bakması daha gerçekçi bir tablo sunuyor.
Sonuç olarak, “Türkiye 5 yıl sonra yok olacak” kehaneti hem istatistiklerle hem de sahadaki gözlemlerle örtüşmüyor. Evet, evlilik yaşı yükseliyor (erkeklerde 28,9, kadınlarda 26,4), evlenme oranları düşüyor, boşanma oranları artıyor ama bu süreç dünya genelinde gözlenen modernleşme ve kentleşmenin bir parçası. Endonezya’daki evlilikler ise kültürel yakınlık (Müslüman nüfus), düşük maliyet ve kolay vatandaşlık gibi pratik nedenlerle tercih ediliyor; “Nene Hatun ruhu kayboldu” romantizminden ziyade.
“Finansal tetikçi kadın” söylemi, ekonomik kaygılarla evlilik kurumunun yaşadığı gerçek krizi örtmekten başka bir işe yaramıyor gibi görünüyor. Siz ne düşünüyorsunuz? Türk erkeği gerçekten “kaçıyor” mu, yoksa herkes aynı gemide mi batıyor? Yorumlarınızı bekliyoruz; belki de çözüm sandığımızdan çok daha basit.
#EvlilikKrizi #BoşanmaOranları #TürkKadını #TürkErkeği #EndonezyaEvlilik #YurtdışındanEş #AileYapısı #TÜİKVerileri #haber #sondakika #gündem #güncel #haberler #sicakhaber #keşfet #kesfet #keşfetteyiz #canliyayin #avrupabirligigazetesi