34,3088$% 0.2
37,3788€% -0.06
44,2627£% 0.14
3.030,02%0,33
2.745,97%0,09
8.863,88%-1,58
30 Temmuz 2024 Salı
Bir dine, bir öğretiye, bir kimseye, bir şeye çok aşırı ölçüde, coşku ve tutkuyla bağlılık, insanı bu konularda aşırılıklara sürükleyen, körü körüne yandaşlık olarak tarif edebiliriz fanatizmi.
Yani ötekileştirerek yaşama hakkını savunmakta diyebiliriz başka bir deyişle.
Arapların “Asabiyet” yani aileye bağlı dayanışma yaparak diğerlerini düşman görmesindeki temel fikir gibi mesela.
Oysa Cenab-ı Hak Kur’anı Kerim’inde;
“Böylece sizi vasat bir ümmet kıldık ki, insanlara karşı Şahitler olasınız. Peygamber de sizin üzerinize şahit olsun. Biz Peygambere uyanı, ökçesi üzerinde geri dönenden ayıralım diye, eskiden yöneldiğini (Kâbe’yi) kıble yaptık. Bu, Allah’ın doğru yola ilettiği kimselerden başkasına elbette ağır gelir. Allah sizin imanınızı zayi edecek değildir. Şüphesiz Allah, insanlara Rauf(Fefkatli) ve Rahim (merhametli) dir”
(el-Bakara, 2/143).
Fermanı ile vasatı ve onun bizlere kazancını ferman buyuruyor.
Ve buyururken bile diyalog metotunu seçiyor Kul’unu bilgilendiriyor,onun İçin en hayırlı olanı gösteriyor.
Kulunun hayrını neresinden bakarsanız bakınız
“Vasatta” ( orta yol )olduğunu alenen haykırırken.
Resulullah efendimiz de:
“Bir şeyi aşırı sevme,seni kör ve sağır eder.Bir şeyden aşırı nefret etmende kör ve sağır eder.”
Yani;
Bütün izm’ler gibi fanatizmde;
Toplumu
Bireyi
İnançları
Öldürür.
Öldürmek batı kaynaklı
Yaşatmak İslamdan miras
Diyor tamda.
Aslında;
Hak/Batıl savaşındaki batılın silahı fanatizm desek te yanılmış olmayız bir yerde.
Yansımalarını gözlediğimizde farketmemek imkânsız zaten.Ve
toplumların çekirdekleri olan ailelerden başlayan fanatizm en üst noktası olan devlet ve medeniyet aşamalarında sistematik yıkımlara nasıl sebep olduğunu göreceğiz birazdan.
-Töre cinayetleri
-Kadına şiddet
-Sporda holiganlık
-Partizanlık
-İnanca dair taassuplar
-İdeolojik dayatmalar
-Kavramsal paradokslar
Gibi pek çok ayrışma,kavga,çatışma hatta savaşlara vardığı tarihin sayfalarında yerini aldığı bilinmektedir tarih boyunca.
İşin garibi ise fanatizmin ilmek ilmek işlenip öğretilerek geliştiğidir.Bu yüzden üstüne durulursa tedavisinin mümkün olduğuna inanıyoruz.
-Tedavisinin de “Sevgi Dili”olduğu açıktır.
-Türk olmayan birinin Türkleşerek “Türkçülük”yapması aynısı diğer milletler için geçerli tabi.
-İstanbullu olmayan birinin İstanbul takımlarının holiganı olması.Aynı şekilde diğer pek çok örnekler.
-Namaz kılan,oruç tutan bir müslümanın “Kahrolsun Şeriat”mitinglerinde ön safları kimselere kaptırmaması.
-Bir tane Trabzonlu ve Müslüman futbolcusu (Oyunda)
olmamasına rağmen hacı amcaların göz yaşlarının trend topik olması.
-Kerbela’da Hz.Hüseyin’in diğer müslümanlar tarafından hunharca şehit edilmesi.
-Allahu Ekber diyerek öldürülen müslümanlar.
-Türkiye cumhuriyetinin kuruluş ideolojisine aykırı gördüğü pek çok ilim ve din adamını idam etmesi.
-Sivas-Kayseri arasındaki futbol müsabakasının faciaya dönüşmesi.
-Sırf farklı ideolojilere itibar ettiklerinden Fatih camiinde birlikte cuma kılıp çıkışta kardeşin kardeşi şehit etmesi.
Sayısız örnekler var ve hepsinde de öğretilmişlik vardır.
Yani aileden başlayarak “medeniyetler çatışmasına”(Samuel Huntington)kadar uzanan fanatizm doğuştan gelen insana dair bir duygu yada düşünce olmadığını pek ala anlatıyor bize verdiğimiz ve yazımızın hacmi dolayısıyla veremediğimiz örnekler ve burada anlatamadığımız arka planları.
Halbuki;insanı ve Dünya’yı meydana getiren %70 oranındaki su(H2O),iki yanıcı ve yakıcı madde (Hidrojen ve Oksijen) olmasına rağmen çatışmyıp kainatın devamlılığına hizmet ediyor olmaları öğretisini kainatın yaratıcısı öğretmiş iken.
Tabi
Fanatizmin tetikçileri servet ağını atmış av peşinde diğer yanda.
Yine denge ve dengesizliğin sebep olduklarına göz attığımızda;
-Kararında su hayat iken fazlası öldürüyor.
-İmanın özü ihlas iken içselleştirilip Cenneti garanti görmeye başlandığında küfre götürebiliyor..
-Nane her türlü yenirken yağını çıkardığında,o yağın damlası can alıyor.
Ve daha pek çoğu.
Görüldüğü gibi;
Dünyeviliğin anası “Sekülerizm”ile babası “Fanatizm” huzurun ve güvenin kapısı değildir ahir kelâm.
Üstat Cemil Meriç ile bitirmek en iyisi:
“İzm,
ingilizce’de -ism soneki.
türkçe’de -cilik, -culuk, -lıkçılık şeklinde bir kelimenin sonuna gelir. sonu -ism ile bitmesine rağmen türkçe’de birçoğu aynıyla kullanılıp -izm sesiyle kullanılır. bu kelimeler bir doktrine, akıma, teoriye, politik yapılara, sanat ve meslek akımlarına, devlet kavramlarına, din ve mezheplere ait olabilir.
İzm’ler idraklerimize giydirilen deli gömlekleri…
İtibarları menşe’lerinden geliyor.
Hepsi de Avrupalı…
Velhasıl basit bir genelleme yapacak olursak, ”izm” ile biten tüm ideolojiler,felsefi akımlar Müslüman Türk milletininin doğasına terstir.Bunlarla sonuna kadar fikri mücadele yapılmalıdır.Çağ açıp çağ kapatan milletimizin bugün dünyada itibarı iki paralık olduysa,adeta gülünecek hale geldiyse bunun sorumlusu Avrupa’nın ”ihraç mallarını” ülkemize getirenler ve bunların savunuculuğunu yapanlardır.Tarih,bunları asla affetmeyecektir…”
Fransız ihtilalinin ürettiği ana akım olan “Sekülerizm”’in türevleridir bütün “izm”ler..”
Öyleyse;
Yaşasın “Sevginin Dili” diyelim o vakit..
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.