ATO Başkanı Baran: "Dünyadaki bor rezervinin yüzde 72’si ülkemizde"

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

ANKARA-BHA

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, Türkiye’nin madencilik alanında önemli bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayarak, dünyada işlem gören 90 madenden 70’inin ülkemizde bulunduğunu ve bunlardan 22’sinin ihraç edilebilir durumda olduğunu belirtti. Baran, madencilik sektörünün 2023 yılında 270 milyar TL’lik bir hacme ulaştığını ve Gayri Safi Milli Hasılanın %1’ini oluşturduğunu, ayrıca 5 milyar doları aşan bir ihracat rakamına ulaştığını ifade etti. Sektörün imalat sanayine hammadde ve ürün sağlayan önemli bir girdi kaynağı olduğunu ve birçok sektörün ekonomik gelişmesine doğrudan katkıda bulunduğunu dile getirdi.

Baran, ATO Congresium Kongre ve Sergi Merkezi’nde düzenlenen “MIS Madencilik Kongresi, İş Makineleri ve Ekipmanları Fuarı”nın açılış programına katıldı. Bu programda Kuzey Makedonya Ekonomi ve Çalışma Bakanı Besar Durmishi, Kuzey Makedonya’nın Ankara Büyükelçisi Jovan Manasijevski, ATO Meclis Başkanı Mustafa Deryal, Ankara Sanayi Odası Başkanı Seyit Ardıç, Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, OSTİM OSB Başkanı Orhan Aydın, ATO Yönetim Kurulu Üyesi Ali İhsan Güçlü, Meclis Başkan Yardımcısı Ali İhsan Özdemir, Global Enerji Derneği Başkanı Murat Dilek, OSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Ekinci, ATO üyeleri, sektör temsilcileri ve çok sayıda davetli yer aldı.

Baran, konuşmasında Türkiye’nin madencilik açısından kısmen kendi kendine yeten ülkeler arasında yer aldığını belirterek, ülkemizin en zengin maden rezervinin bor olduğunu ve dünyadaki bor rezervinin %72’sinin Türkiye’de bulunduğunu hatırlattı. Ayrıca, Türkiye’nin dünyanın en çok mermer ve traverten ihraç eden ülkelerinden biri olduğunu, çinko, bakır ve krom cevherlerinin ise Çin’den Amerika’ya, İspanya’dan Hindistan’a kadar ihraç edildiğini söyledi.

Ankara’nın hem madenler hem de hammadde kaynakları açısından zengin ve sektörün öncüsü bir şehir olduğunu vurgulayan Baran, trona, çimento hammaddeleri, bentonit, kaya tuzu, kireçtaşı, kum-çakıl, sodyum sülfat ve mermerin Ankara’nın zenginlikleri arasında yer aldığını belirtti. Ayrıca, emek yoğun bir alan olan madencilik sektörünün doğrudan 150 bin, dolaylı olarak da 2 milyon kişiyi aşan bir istihdam sağladığını da sözlerine ekledi.

Baran, madencilik sektörünün çevre konularıyla da ilgili olduğuna dikkat çekerek, iklim değişikliğiyle ilgili küresel kaygılara değindi. Sektörün yeşil mutabakat ve yeşil dönüşüm süreçlerinden en fazla etkilenecek sektörler arasında yer aldığını ve bu değişimlere uyum sağlaması gerektiğini vurguladı. Ülkemizin yüksek katma değerli ürünlerin üretimi ve ihracatı hedefler doğrultusunda ilerlerken, aynı zamanda çevreci ve sürdürülebilir üretim için önemli adımlar attığını söyledi. Baran, madenlerde çevre normlarına uygun önlemler alınmasının gelecek nesiller için bir sorumluluk olduğunu ifade etti.

Baran, fuarda iş ve inşaat makineleri sektörünün de yer aldığını belirterek, bu sektörün Türkiye ekonomisi ve sanayisinde kilit rol oynadığını dile getirdi. 30 Ekim’de başlayan ve üç gün sürecek fuarın Ankara ve ülke ekonomisine katkılarından bahseden Baran, fuarda Almanya, İngiltere, Çin, Bosna Hersek, Afrika ülkeleri ve Türk Devletleri’nden heyetlerin yer alacağını ve global çapta iş birliği fırsatlarının oluşacağını söyledi. Fuarda madencilik sektöründeki son gelişmeler, yenilikçi uygulamalar ve sürdürülebilirlik odaklı çözümler de ele alınacak.

Baran, fuar açılışında Demokratik Kongo Cumhuriyeti Lualaba Eyaleti Maden, Çevre ve Sürdürülebilir Kalkınma Bakanı Wamana Tanda Nicodème, Kosova Ekonomi Bakanı Yardımcısı Getoar Mjeku ve beraberlerindeki heyetle bir araya geldi. Görüşmede Global Enerji Derneği Başkanı Murat Dilek de yer aldı.